Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100'üncü yılını milletce kutluyoruz.

29 Ekim Pazar günü  memleketimizin her köşesinde çocuklarımız, gençlerimiz 7'den 70'e her vatandaşımız Cumhuriyet rejiminde yaşamanın mutluluğu ile devletimizin kurucusu Atatürk'e olan minnet ve şükran duygularını dile getirdiler.

Her tarafta marşlar, şarkılar söylendi.

Evlerimiz, sokaklarımız, kurum ve kuruluşlar, caddeler, parklar Bayrağımız ve Atatürk posterleriyle donatıldı.

Görüntü ve görseli çok güzel ve üst düzeydeydi.

*

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve 100'üncü yıl kutlamaları Ünye ilçemizde yıllar sonra ilçe stadyumunda binlerce vatandaşımızın katılımı ile kutlandı. Ordu kentimizde aynı kutlama heyecanını yaşayamadık.

Ordu Lisesi önünde cadde üzerinde öğrencilerimizin ve kurumlarımızın gösterileri malesef yer darlığı nedeniyle çok az sayıda vatandaşımızın seyriyle son buldu.

İsterdik ki şehir stadyumunda  binlerin katıldığı bir ortamda Cumhuriyetimizin 100'üncü yılını kutlasaydık.

Çocuklarımızın günlerdir okullarında hazırladıkları gösterilerini anne ve babaları ile birlikte tüm halkımız izleyebilseydi.

Hele de vatanımızın korkusuz yiğitleri Ordu Jandarma Alay Komutanlığı Özel Harekat Birliği'nin zeybek oyunu ve gösterileri muhteşemdi. 

Eksiklerimize rağmen Cumuriyetimizin kuruluşunun 100'üncü  yılını sokaklarımızda, okullarımızın bahçelerinde, evlerimizde kutladık.

Özellikle kentimiz sokaklarında binlerce Ordulu'nun katılımı ile marşlar söylenerek Valiliğimiz ve Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından ortaklaşa düzenlenen yürüyüşe katılım ve vatandaşlarımızın ilgisi yoğundu.

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100'üncü yılı daha bitmedi. Bir yıl boyunca kutlamalarımızı ve sevincimizi her güne yayalım.

Cumhuriyet ülkesinde yaşamanın onurunu, şerefini yaşaya yaşaya vatanımıza birlik beraberlik içinde 2.nci yüzyıla taşıyalım.

ASANSÖR KAZALARI

Şu aralar devlet yurtlarında kalan ve yüksek öğrenim yapan gençlerimiz sık sık asansör kazalarıyla karşılaşır oldular.

Bilindiği üzere yurtlarda asansör düşmesi sonucu iki evladımızı kaybettik.

Ocaklara ateş düştü.

Anne babaların yürekleri yandı.

Gencecik yaşta hayallerinin peşinden koşan çocuklarımız sorumsuz, yetersiz ve yeteneksiz yöneticilerin kurbanı oldular.

Görevlerini gerektirdiği gibi yapmayanlar, bu sebeple başkalarının canına kast edenler en ağır cezayla cezalandırılmalı.

Ordu' da da KYK yurtlarında kalan öğrencilerimiz de asansör kazası yaşadılar.

Fatsada 4 kız çocuğumuz ölümden döndü. 

Allah korudu.

5.nci kattan halatı kopan asansör 3'üncü  katta kendiliğinden durdu. Kabinde bulunan 4 öğrenci arkadaşlarının yardımıyla dışarı çıkmayı başardılar. Ardından asansör 3'üncü kattan zemine çakıldı.

Bu bilgiler polis tutanaklarından.

Hayat mücadelesinde 19, 20'li yaşlarda hayatlarında yaşayabilecekleri en büyük korkuyu yaşadılar.

Şu an nasıl bir ruh hali, psikolojik durumdalar bilemiyoruz.

İnşallah yaşadıkları korkuyu yenerler eğitimlerine devam ederler.

Şimdi sormak lazım.

Bu asansörlerin bakımları yapılmıyor mu?

Yapılıyorsa kazalar niye?

Hele de ailelerinden, annelerinden ilk kez uzaklaşıp yurt köşelerinde yarınlara hazırlanan gençlerimiz Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında böylesi koşullarla karşılaşmayı hiç mi hiç hak etmiyorlar.

Neyse çaresi acilen bulunsun...