HABER: KÜBRA ÇAKIR (ÖZEL HABER)

Ordu’da 2008 yılında kurulan Oksijen Tiyatro geçen hafta “Sesler” oyununu seyirciyle buluşturdu.

Mübadele döneminden (1923-1930) başlayıp günümüze kadar ulaşan hikâyeyi bizlere aktaran Sesler oyunu Mübadele döneminin yıkıklığını, ayrılma hikâyelerini, kavuşamamış aşkları, evlerinden ayrılan ve yeni evlerine vardıklarında oluşan durumları, umutları, hüzünleri bizlere aktarıyor ve aynı zamanda yeni başlangıçları, güzel gelecekleri ve de hayatın oluşturduğu farklılıkları sunuyor.

Oksijen Tiyatro’nun Kurucusu ve aynı zamanda Genel Sanat Yönetmeni olan Nurgül Çoluk’un kaleminden çıkan Sesler oyununun yönetmenliğini Ordu Üniversitesi Sahne Sanatları Bölüm Başkanı Yasin Akyüz üstlendi.

Oyunun seyirciyle buluşması ardından Yazar Nurgül Çoluk , oyunun nasıl ortaya çıktığını ve yazma sürecini Tribün Gazetesi’ne anlattı.

PANDEMİ DÖNEMİNDE KALEME ALINMIŞ BİR OYUN

“Sesler aslında pandemi döneminde, sanattan uzak kaldığımız o süreçte çıkan bir hikâye. Ancak hikâyeler hemen ortaya çıkmıyor tabii ki, burada iç sesler bize fısıldıyor. Ben bu fısıltıları, oyuna yerleştireyim ve iç sesler olarak yazayım diye düşündüm. Sesler oyunun ana çıkış noktası mübadele ile ilgili olan kısımlar. Yıllar önce Ordu’da bir film festivali olmuştu ve orada mübadele belgeseli konulmuştu. O belgeseldeki hikâyeler beni çok etkilemişti. Ondan sonraki süreçte de mübadeleyi incelemeye ve araştırmaya başladım, tarihsel geçişini öğrenmeye gayret ettim ve dediğim noktaya tekrar dönüyorum; pandemide de o araştırmalarla bu hikâyenin akılda oluşumu bir anda kâğıda dökülmeye başladı. Çok hızlı yazdığım bir oyundu. Dönüp Geriye baktığımda bir iki karakter daha yerleştirdim, bazı noktaları eksik gördüm onları tamamladım. Onları da yerleştirince tiyatro oyun yazma yarışmasına gönderdim.” açıklamasında bulundu.

12 ESER ARASINA GİRMEYİ BAŞARDI

Sesler oyununun gönderilen yarışmada birinci aşamayı geçerek, jürinin seçeceği 12 eser arasına girdiğini açıklayan Nurgül Çoluk: “Oyunun yarışmada beğenilmesi, oynatabilirliği yüksek olması beni bu noktaya getirdi. O zaman Oksijen Tiyatro’da Sezon oyunu olarak değerlendirmeyi planladım. Ve oyunun yönetmenliğini Ordu Üniversitesi Sahne Sanatları Bölüm Başkanı Yasin Akyüz’e teklif götürdüm. O da oyunu beğendiğini ve teklifimizi kabul ettiğini söylediği zaman bizdeki prova süreci başladı. Ocak ayında ilk prömiyerini yaptık ancak depremin yaşanması, seçimin araya girmesi oyunun duraklamasına neden oldu.” dedi.

HAZİRAN SONUNDA SEZON SON

Nurgül Çoluk: “Oksijen Tiyatro 15. Yılında Sanatı ilerletmeye ve Ordu'ya tiyatroyu tanıtmaya , seyirci ile buluşturmaya gayretimiz vardı. 15 yılda birçok oyunla da buluşturduk. Haziranın sonuna kadar da sezonumuz devam edecek. Haziran sonunda Sesler oyununun sezonunu bitiriyoruz.  “Muhabbeti Ala” ve “Bir Bar Vakası” adlı gösterilerimize Cep Sahne’de devam edeceğiz. Seyircinin ilgisi devam ettikçe bizler de devam edeceğiz.” ifadelerine yer verdi.

Nurgül Çoluk ardından teknik ekipte yer alan Atakan Eren, oyunda ışık ve müzik kullanımından bahsetti.

“SANAT İÇİN ÜRETEN, BİR ŞEYLER YAPMAYA ÇABALAYAN BİR EKİBİZ”

Sesler oyununda teknik ekipte yer alan Atakan Eren, oyunda ışık ve müzik kullanımından bahsetti. 

Atakan Eren: “ 2015 yılından itibaren Oksijen Tiyatro’da görev aldım, hem oyuncu olarak hem de teknik ekip olarak. Sesler oyununda da ışık tasarımı ile ilgilendim. Prova süreci zor oldu. Çünkü kalabalık bir oyun ve işlenecek konuyu daha da iyi hale getirebilmek için teknik anlamda müzik ve ışık ile beslememiz gerekiyordu. Oyunun çarpıcı sahneleri var. Bu sahnelerde de hocamızın direktifleri doğrultusunda desteklediğimiz ışıkla sahneyi daha can alıcı hale getirmeye çabaladık. Bizim için güzel ve keyifli bir oyun oldu. Nurgül hocamız güzel bir oyunu kaleme almış,  Yasin hocamız da yönetmen olarak oyuna fark kattı. Güzel bir sahne performansı sundu. Oksijen Tiyatro 15 yılında dolu dolu gidiyor. Çok farklı kulvarlar da; çocuklara doğaçlama, Muhabbeti Ala ve Bir Bar Vakası adında bir Talk Show'a başladık. Oksijen Tiyatro olarak hep üreten, üretmeyi seven, sanat için bir şeyler yapmaya çabalayan bir ekibiz.” ifadelerini kullandı.

Oyunun en deneyimli oyuncusu 75 yaşındaki, Agob karakteriyle karşımıza çıkan Osman Çakmak oyuna ve karaktere hazırlanış sürecinden bahsetti.

“1975 yılı itibariyle Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu’nun en eski oyuncularındanım.  Şimdi ben 50 yılı doldurdum. Oksijen Tiyatro’ya 2018 yılında girdim, yani 5 yıldan beri Oksijen Tiyatro’dayım. Sesler oyunundaki Agop rolünde bazı meyhanelere gittim. Nasıl şeyler yapılıyor inceledim, izledim. Eski müzisyen olduğum için meyhane kültürünü biraz da olsa biliyordum. Oradan adapte olduğumdan ortaya Agop karakterini koyduk. Bundan sonraki süreçte de oyunlar olduğu sürece, 75 yaşında olsam da bize fırsat verdikleri anda çıkar oynarım.”