Böyle söylediğimiz de yadırganırız. Erkek  ‘’karı’’,  kadın ise ‘’koca’’ dediği zaman. 

Aslında işin aslı öyle değildir'' Karı-koca '' deyip geçmemeli, karı-koca kelimesi nereden geldiğini kaçımız biliyoruz acaba ?

Neden 'Karı -Koca ' denmiştir ?..Hiç düşündünüz mü ?

Unutmayalım, bir kelime kolay ortaya çıkmaz. Bir kelime beki de asırlarca yoğrulur, olgunlaşır. Şairin dediği gibi; Ruhu vardır kelimelerin…

Aslında “Karı-koca” kelimesi “ eş” ten daha çok şey anlatır. Belki bize unutulmuş bir şeyi söyler.

Şimdi soruyorum? Eskilerimiz neden erkeğe “koca”, kadına da “ onun karı” demişler

Eskilerin söylediği bir söz daha vardır. ‘’Kedilerin eşi olur, terliklerin de… İnsanın eşi olmaz.’’ diye

Bir ömür eşlik ediyor diye mi sevgiliye eş denir? Peki eşlik etmek yeter mi?.. Fazlasını beklemez mi insan yârinden ?..

Kelimeleri yitirmeseydik, yabancı kelimeler dilimize girmeseydi, anlardık belki, evlenecek erkeğe eskilerin neden ”koca” dediklerini.

Şimdi sıkı durun yaptığım araştırmalar sonrasında açıklıyorum..

“Koca” bilge demektir, yüce demektir.

Koca demek, dağ demektir. Ne kadar yüce olursa olsun, üstünde kar olmayan dağ eksiktir.

Dağların yücesine kar yağar ...İşte o ''Berrak ,hilesiz kar, '' koca'nın ''karı''dır...

Bakmayın  şimdi evlenenlerin “karı-koca” ilân edildiğine...

“Koca ve onun karı” olmalıdır aslında. Yani yüce bir dağ olmalı adam. Kar gibi pak ve masum olmalı kadın.

Örtmeli ve bir ömür, süsü olmalı dağın.

Çünkü üşür tepesinde kar olmayan dağ, ne kadar yüce olursa olsun, yarım görünür…

Nikah masasında yüksek sesle seslenmeli adam, karısı olacak hanıma...

Eşim olma, karım ol !..Beni tamamla !.. 

Kalın sağlıcakla….