Türkiye'de önemli bir hareketlenme olduğunun kanıtlarından “Bizi Duyun” başlıklı Çağrı mesajını yaptığım mini yorumla okumayanlar için paylaşıyorum.
Dün,bugün ve halen daha gününüzde olduğu gibi başkalarının salyalı ağızlarına bakan cahil insanlar yüzünden hayatımız karartılarak korkuyla kuşkuyla yaşamak yerine, okuyup öğrenmiş, ilim bilim sanat tahsil ederek kendini değiştirmiş, aklını geliştirmiş düşünerek ,sorarak sorgulayarak, işimizde gücümüzde huzur ve güven içerisinde korkusu kuşkusuz hür ve bağımsız yaşamak istiyoruz.
Fani dünyanın olmazsa olmaz en mükemmel donanıma sahip düşünerek sorarak sorgulayarak yaşayan insanlarıyla ölümlü fani dünyadaki ömrümüzü huzur ve güven içerisinde tamamlayıp bizden sonra fani dünyayı paylaşacak insanlarımız nasıl yaşayacak diye hayatımızı karartan cahil insanlar yüzünden kara kara düşünerek yaşamak ve acı içerisinde kıvranarak huzursuz ölmek yerine hep beraber omuz omuza gül gibi yaşayıp huzur ve güne içerisinde ebediye göçmek istiyoruz…
Yurttaştan yurttaşa bir çağrımız var..
Bu toplumun büyük çoğunluğu gelişmelerden memnun değiliz, huzursuzuz, güvensiziz, geleceği göremiyoruz, böyle yaşamak istemiyoruz.
Milyonlarca yurttaşın olup bitenlere rızası değil itirazı var, ama tek tek sesimiz duyulmuyor. Gücümüzü gücümüze, seslerimizi birbirimize katarsak suskunluğu aşarız, sessizliği deleriz, duyulur görülür hale geliriz.
Aşağıdaki metni elindeki bütün olanak ve yollarla gönderebildiğin, ulaşabildiğin herkese, her partiye, her kuruluşa, üyesi olduğun örgütlere, arkadaşlarına, eşine dostuna, izlediğin kanalların haber ve tartışma programlarına, kendi sosyal medya ağına, her yere gönder lütfen...
Yurttaşın, hepimizin itirazının milyonlara ulaşabilmesi için yaratıcı ol..
........ BİZİ DUYUN ........
"Bu toprakların ortak sahibi olan bizler; AKP, CHP, HDP, MHP ya da başka partilere oy veren Türk, Kürt, Ermeni, Rum, Laz, Süryani, Müslüman, Hristiyan, Sünni, Alevi, inançlı, inançsız bütün yurttaşlar, barış ve huzur içinde yaşayabileceğimiz bir ülke istiyoruz..
Savaş istemiyoruz, şehit istemiyoruz, çocuklarımızın ölmesini, öldürmesini, birbirlerine silah çekmesini istemiyoruz..
Düşman cephelere bölünmek, kardeşliğimizi, ortaklığımızı yitirmek istemiyoruz.
Ne darbe, ne vesayet, ne diktatör, ne terör!
İşimizde gücümüzde, huzur içinde, hür yaşamak istiyoruz.
Kadın olduğumuz için hırpalanmak, tecavüze uğramak, öldürülmek, örtülüyüz diye aşağılanmak, şort giydik diye saldırıya hedef olmak, korku içinde yaşamak istemiyoruz.
Kadın erkek hepimiz; inançlarımızı, dinimizi, kültürümüzü özgürce, eşitçe yaşamak istiyoruz.
Hangi suçla suçlandığımızı bilmeden, kimin adına, hangi hukuka göre karar verdiklerini bilmediğimiz mahkemelerce tutuklanmak, hapse atılmak; darbeyle, terörle hiçbir ilgimiz yokken yalan ihbarlarla, sahte delillerle sorgusuz sualsiz işimizden olmak, meslekten uzaklaştırılmak, çoluk çocuğumuzla açlığa mahkûm edilmek; barış deyince terörist, mağduriyet deyince hain ilan edilmek istemiyoruz.
Keyfi kararlarla, emeğimizin hakkının, ücretimizin, maaşımızın elimizden alınmasını, evlerin, köylerin yakılıp yıkılmasını, çocuklarımızın eğitimlerinin aksamasını, gençlerimizin sokaklarda heba olmasını istemiyoruz..
Biz halkız, vicdanlı, iyi insanlarız; bizi tahriklerle kötücülleştirmeyin, kin ve nefret sözleriyle ayrıştırmayın, kana, ölüme alıştırmayın. Savaş, ölüm, idam, çatışma, kavga istemiyoruz..
Bu ülkeyi yönetenler, kaderimize hükmedenler!
Sizler; halkı sindirmek, özgürlükleri yok etmek için değil, biz yurttaşları barış, güven, huzur içinde yaşatmak için seçildiniz.
Bilin ki bu gidişe rızamız değil itirazımız var.