Nevin Altunbaş

OSKİnin su faturaları...

15 Ocak 2022 Cumartesi

İğneden ipliğe zam gelmesini, özelleştirilen kurumların zam yapmasını, uluslararası ekonomik dengelere bağlı ürünlerin zamlanmasını bir yere kadar anlayabiliyoruz. Ancak kökeni, kaynağı bizde olan ürünlerin zamlanmasını, fiyatlarının yarıştırılmasını bir türlü anlayamıyoruz.

Hele de bunu yerel yöneticilerimizin yapmasını  hiç kabullenemiyoruz.

Karadeniz Bölgesinde nereye kazma vursanız "su çıkar" deriz. Bu denli su bolluğu yaşadığımız bir bölgede evlerimizde kullandığımız suyu öylesine pahalı, çok para ödeyerek kullanmak durumunda kalıyoruz ki "insaf" diyoruz.

15 liralık su kullanıyoruz su bedelinin üzerine tanımlayamadığımız ilaveler yapılarak 35 lira ödüyoruz. 50 liralık su bedeline 100 lira...

İki örnek faturayı kendim ödediğim için paylaştım. 

Bir de sosyal medyada dolaşan haberlere konu olan tüketicimizin su faturası var.

23 lira su kullanma bedeli karşılığında OSKİ' nin gönderdiği ödeme tutarı 51 lira.

Nedir şimdi bunlar?

Biri çıksın gerekçeleriyle bizlere anlatsın.

Mesela;

Atık su bedeli de ne oluyor? Akandan, kaçak kullanılan, arızayla boşa giden sudan biz kullanıcılar mı sorumluyuz?

Sonra bakım bedeline ne demeli?

OSKİ' de çalışanın görevi değil mi çalıştığı kurumun hizmetlerini yapmak.

Her faturaya tüketim miktarına göre "bakım bedeli" adı altında para istemek sizce doğru bir uygulama mı?

Hadi devletin vergi geliri kalemini anladık.

Pırlantadan, lüks yat satın alanlardan yüzde 1 kdv alınırken yemek pişirdiğimiz, içtiğimiz, namaz kılmak için abdest aldığımız suya yüzde 18 kdv alınması apayrı bir konu.

Ayrıca yüzde 18 kdv'nin yanında yüzde 8' lik bir kdv oranı daha var. 

"TAHAKKUKLU KDV" 

Her neyse...

Diğer kalemlerde alınan bedeller de yine tüketici açısından izaha ihtiyaç var.

*YUVARLAMA BEDELİ

*ÇTV BEDELİ

*KATI ATIK BERTARAF BEDELİ

*KATI ATIK BERTERAF BEDELİ 

KDV YÜZDE 18

*

Halkın, hemşehrilerinin durumunu, zenginliğini, yoksulluğunu en iyi yerel yöneticiler bilir. 

Daha önceki yazılarımda da konu ettim. Su kullanmak yaşamsal bir zorunluluk.

Ticareti yapılacak emtia değildir.

Lüks tüketim ürünü hiç değildir. Günümüzde faturalarla, zamlarla savaş verirken, geçinebilmek adına kılı kırk hesaplayan aileler için temel tüketim maddesi su faturası gideri önemli bir kalemdir. 

Hele de pandemi döneminde. Salgın bulaşıcı hastalıkların "cirit oynadığı",  mücadelede temizliğin, hijyenin olmazsa olmazımız olduğu günlerde su vazgeçilmezimizdir.

"Tasarruf yapalım, az kullanalım" demek hastalığa davetiye göndermektir.

Sosyal yardıma kayıtlı, düzenli devlet kurumlarından destek gören ailelere belki su faturaları daha az bedelle kullandırıyor olabilirsiniz.

Günümüz şartlarında geçim derdine düşmüş yüzde 90 halkın artık her türlü desteğe ihtiyacı var.

Doğal gaz, elektrik, gıda, giyim, ulaşım, sağlık kısacası yaşama zam geldiği bugünlerde harcama kalemlerinin en önemlisi su kullanımında olsun belediye yöneticilerimiz kâr hesabı yapmadan maliyetine halka suyu kullandırsa iflas mı ederler?

"Vur abalıya" dercesine dört bir yönden halkın omuzlarına taşıyamayacağı yükleri bindirmek, faturalar göndermek ne kadar insancıl? 

Yerel yönetimler olsun zam yarışına katılmasınlar.