KUL’A ÖMÜR EN BÜYÜK SERMAYEDİR.!

Hüseyin Deniz - İlahiyatçı/Yazar 2024-01-04 11:37:14

Kıymetli dostlarım:Rabbimiz bizlere 2024 yılını gösterdi. 2023 yılını iyisiyle kötüsüyle biz yaşadık veya insanlara  bizler yaşattık.

Bu yaşanılan hal ve hayat dünya ahireti dengesini sağlamış iseniz o zaman en mutlu olan sizlersiniz, Bunun tam tersi günahlar ve isyanlarla geçmişse bunun affı istenmeli tövbe edilmesi gerekir.

Dünya sarhoşluguna dalan bizler bazen ahireti ve ölümü unutuyoruz. Ahireti kazanmanın yolu dünyadan geçmektedir. Bunun farkına insan öldüğü zaman varmaktadır.

Cenabı hak bu konuda bizlere şöyle buyuruyor : “Nihayet onlardan birine ölüm gelip çatınca, ‘Rabbim! Beni geri gönder de, geride bıraktığım dünyada iyi işler yapayım’ der. Hayır! Onun söylediği bu söz boş laftan ibarettir. Önlerinde, yeniden diriltilecekleri güne kadar bir berzah vardır.”(Mümin 99.100)

Hadis-i şerifte ise Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “İki nimet vardır ki insanların çoğu (onları değerlendirme hususunda) aldanmıştır: Sağlık ve boş zaman.”[Buhari,Rika 1]

Ömür sermayemizden her geçen yılda, geçmişin muhasebesini yapmak ve geleceği plânlamalıyız.

Ömrümüzün senelerini bir bir sayarken, acaba kaç güne secdelerle merhaba diyebildik? Kalabalıklar arasında yönümüzü kaybetmeden, kıbleye çevirebildik mi, yüzümüzü? Yerde ve göklerde bulunan bütün varlıklar O’nu tespih ederken acaba biz Rabbimize itaat edebildik mi? 

O’nun emirlerini tutabildik mi? Yasaklarından korunabildik mi? Rızkımızı, kazancımızı haramlara bulaşmadan helal yollardan sağlayabildik mi? 

Elimizi, dilimizi, belimizi, gözümüzü, kulağımızı, zihnimizi, gönlümüzü haram ve günahlardan koruyabildik mi?  

Rabbimiz, “Var mı dua eden, duasını kabul edeyim?” “Var mı tövbe eden, tövbesini kabul edeyim?” buyurduğu halde, O’na el açıp dua edebildik mi? 

O’ndan af isteyip günahlarımız için tövbe edebildik mi?

Bunca boş geçen gündüzlerimizi, gecelerimizi, Cumalarımızı, kulluklarımızı hakkıyla ihya edebildik mi? 

Anne ve babalarımıza, eş ve çocuklarımıza, akraba ve komşularımıza karşı vazifelerimizi yerine getirebildik mi .? Sofralarımızda fakirlere yer verip ekmeğimizi kardeşlerimizle paylaşabildik mi? 

Sevinçlerimizi yoksulların sevincine katabildik mi? 

Bütün öksüz ve Yyetimlerin başını okşayıp yetkinlikten büyüyen efendimize bir adım daha yaklaşabildik mi? 

Bunca mazlumların derdine ortak olup gözyaşlarını silebildik mi, veya yaralarına merhem olabildik mi? Masumları hedef alan kafirlerin bu her türlü zulmede  karşı “dur” diyebildik mi.? 

Hakkı anlatabilmek adına hakkı haykırarak,Hakkı,Hakikati duyurabildik mi? 

Hakkın, hakikatin, adaletin, fazilet ve erdemin yanında yer alabildik mi? Kur’an’ın yanında, Peygamberimizin tarafında durabildik mi? 

Hani derler ya toplumum bir gerdi olaraktan örnek insan olabildik mi?Kısacası Din-i Mübin-i İslâm’ı hakkıyla yaşayarak Hz. Muhammed Mustafa’ya gerçekten ümmet olabildik mi?

İki günü birbirine denk olan zararda iken hangi günümüzü diğerinden bereketli kılabildik? 

Kocaman 2023 bizler yaşadık ve bitirdik.2024 yılının kutlayanlara sormak lazım,2023 senesinde geçen günler aylar içinde sevap hanemize hangi hayırları, hangi iyilikleri kaydedebildik acaba?

Rabbimizin huzuruna sevdiği, razı olduğu bir kul olarak varabilecek miyiz?

Gelecek nesiller için herkesin barış ve huzur içinde yaşaması için daha iyi bir dünya kuramadık. Dünyamızı barış ve esenlik yurduna dönüştüremedik. 

İnsanınlık adına şeref ve itibarını, haysiyet ve onurunu koruyamadık. Koruyamadığımız içindir ki, yüzbinlerce insan şiddet ve çatışma yüzünden hayatını kaybetti. 

Dünya genelinde her altı saniyede bir çocuk açlıktan öldü. Her otuz saniyede bir çocuk bir meta gibi satıldı. Her dört kadından biri şiddet gördü. Onlarca kadın katledildi.

İslâm coğrafyasında kan ve gözyaşı hiç dinmedi. Bu Filistini dünyanın gözü önünde bir film gibi Müslüman kardeşlerine katil İsrail tarafından işlenen vahşet izletilmektedir.

İslâm diyarlarında katliam, çatışma, açlık, yoksulluk, cehalet, tefrika hiç eksik olmadı. İslâm ülkelerinde kardeşin kardeşi öldürmesine, bebeklerin kimyasal silahlarla katledilmesine, küçücük bedenlerin kurşunlara hedef olmasına,denizden küçük büyük ölü bedenlerin kenara vurmasına engel olamadık. 

Zalimlerin işledikleri cinayetleri ne yazık ki durduramadık.

Ancak tabiatın dengesini bozmaya, çevreyi hoyratça kullanmaya, örselemeye devam ettik. 

Her türlü nimeti sınırsız bir şekilde tükettik. İsraf ve savurganlığa devam ettik.

Ancak gençlerimizi zararlı alışkanlıklardan ve zararlı unsurlardan yeterince koruyamadık. değerlerimizle gerektiği gibi buluşturamadık.

Ancak kardeşlik hukukumuzu, kardeşlik ahlakımızı yeterince oluşturamadık. Dilimizi, üslubumuzu, bilgimizi, birikimimizi, aşkımızı, şevkimizi ve heyecanımızı yenileyemedik. İlişkilerimizi geliştiremedik. Henüz fırsat varken, can teni terk etmeden, Rabbimiz emanetini almadan bize verilen ömür sermayesinin değerini bilelim. Elimizi vicdanımıza koyalım ve İnsanlık adına Rabbim için, dinim için, dünya ve ahiret saadetim için, kardeşlerim için, insanlık için ben ne yaptım?” sorusunu kendimize soralım. 2024 yılı içinde mübarek vakitlerde kaybettiklerimizi telafi etmek ve daha yaşanılabilir bir dünya kurmak için kendimize hedefler koyalım. Kendimiz için bir karar alalım ve Allah’a dua edelim. Dua edelim ki bize iyi yolları kolay kılsın.. Dua edelim ki Allah bize güç-kuvvet versin. Dua edelim ki, Rabbimiz bizlere basiret ve feraset bahşetsin. Dua edelim ki, Rabbimiz ülkemizi ve âlem-i İslâm’ı her türlü bela ve tuzaklardan korusun. Dua edelim ki, birliğimiz, dirliğimiz, beraberliğimiz ve kardeşliğimiz kaim ve daim olsun. Dua edelim ki, İslâm coğrafyasında tutuşturulan fitne ateşi sönsün,dünya mazlumlarının umuduna kulak verelim.İnsanlığa faydası dokunan işlerde birlik olalım.Ellerin semaya hep beraber açıldığı ve duaların kabul olduğu Cumanız mübarek olsun.

Bu yazı toplam 333 defa okunmuştur

Anasayfa