Dünya genelinde kargolar en yoğun dönemlerini yaşıyorlar. Yiyecekten, içeceğe, giyimden, teknolojiye kadar her şey artık kargolar aracılığı ile ulaşıyor . Herkes evlere kapanınca onlar yetişti imdadımıza...

Peki biliyor musunuz bu yolda kaç kargocu arkadaşımızı kaybettik?

160 kardeşimiz evet yanlış okumadınız o kadar insan sırf siparişleri beş dakika geç gelince söylenmeyelim diye acele ederlerken hayatlarını kaybettiler...

Pizzamızı sıcak yiyelim diye, market alış verişimizi hemen getirsinler  diye, montumuzu bir kaç gün geç giysek ölürüz diye, oyuncak, kitap, ayakkabı aklınıza ne gelirse, getir götür yaptılar...

Kargocu dostlarımız bir teşekkürü bile çok gören insanlar topluluğuna canları pahasına  karda kışta hizmet yetiştirirken canlarından oldular...

Çok değil bir gülümseme beklediler, çok değil biz sıcacık evimizde kapıyı bile zor açarken  onlara bir kuru sağolun  demeyi bile çok gördük...

Kargocu dostlarımız ekmek parası için ordan oraya koşarken bu yolda canlarını verdiler..

Onların görevi sadece  gelen malları teslim etmekti, ettilerde...

Biz ne yaptık  beş dakika geç kaldın! Ne  oldu? ne var yani!

Pizzamız soğuk mu gelmiş  ne büyük sorun değil mi?

Marketten süt, ekmek geç gelmiş açlıktan öldük değil mi?

Bıktım görgüsüz, kaba, seviyesiz insanlardan...

Onlar  şimdi o güzelim hayatlarını, biz  de insanlığımızı kaybettik o kadar...