Ahmet Yenin

Önce Sağlık Derken Mangalda Kül Bırakmayanlarr!

20 Ekim 2021 Çarşamba

Her yerel ve genel seçim döneminde, devletin asıl ve asil sahibi aziz Türk milletinden bir ay süreyle de olsa, son derece saygılı olarak, eğilip bükülerek, seçimi kazanana kadar oy isterken önce sağlık, biz idareciler için devletimizin sahibi aziz Türk milletimizin sağlığı son derece önemli, eksik olan hastanelerden ziyade var olan hastanelerde eksik olan hayati önemdeki branşlarda tüm doktorları ayağınıza getireceğiz diyerek mangalda kül bırakmayan seçilmiş ve atanmış sevk ve idareciler; Gerçi seçildikten sonra aynen günümüzde olduğu gibi oy isterken karşılarında esas duruşta beklediğiniz,oyu aldıktan sonra milleti esas duruşta bekletmeye devam ettiğiniz devletin sahibi milleti değil, kendi şahsi çıkarını düşünen ve kendilerini düşündükleri için gerekli olan branşlardaki hekimleri göreve getirmeyen bencil idareciler, Atatürk Türkiye’si cennet vatan ülkemiz Türkiye cumhuriyeti devletimiz ve aziz Türk milletimizin huzurlu ve güvenli geleceği için canını dişine takarak var gücüyle devletinin ve milletinin bekası için zaman mefhumu gözetmeksizin çalışan sağlıkçılardan, hekimlerden biri olan Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şaban Şimşek beyefendi kardeşimize kulak verin…!

Uyarılarına kulak vereceğiniz Şaban Şimşek misali iyi ve güzel ahlaklı vicdanlı insanlar sizler gibi sadece kendini ve bir avuç yandaşını düşünmez, idealisttir. Ülkesi ve insanlarıyla insan dostu canlıları seven sayan onların huzur ve güven içinde yaşamaları için herkesten daha çok çalışmaları gerektiğine inanan özde dostlardır. Özde dostlar acı söyler…

Dost olan her insan dostundan gerçekleri asla saklamaz. Özellikle onun yanlış yola düşmemesi için gerçekleri ona söyler. Acı bile olsa dostunun kusurunu ve yanlışını, hatalarını dile getirir. Bu bağlamda dostun acı sözü iyilik içindir denir. Böylece kişi doğruları öğrenerek nasıl davranması gerektiği konusunda bilgi sahibi olur.

Kötü durumlara düşmemesi için insan dostunu her zaman acı bile olsa uyarır. Gerçekleri, onun hatalarını ve kusurunu yüzüne karşı söyler. Burada önemli olan kişinin dostunu düşünmesi ve onun doğru yola gelebilmesi için gerçekleri söylemesidir.Bu yüzden siz siz olun saygıdeğer yöneticiler Şimşek kardeşimizin insan sağlığı adına yaptığı doktor uyarısını dikkate alın ve inanın zararlı çıkmazsınız ne siz nede cennet vatan ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti devletimiz.

Biliyorum, “Bu iş ‘Gitti Gidiyor com.’ gibi bitti bitiyor. Artık aklınızı başınıza alın” desem beni haddini aşmakla itham edersiniz veya sevenlerinizden (bağlılardan!) eden çok arkadaşımız, insanımız olur!

Şunu da biliyorum ki yazmamın bir faydası da olmayacak! Zira bu şimdiye kadar yazdıklarıma, söylediklerime kulak asılmayışından bellidir. Ama insanını, vatanını, milletini, devletini seven bir tıp mensubu olarak duyduğum vicdani sorumluluk gereği yine de iki maddelik bir şey yazacak, sizleri naçizane uyaracağım, burnunuzdan kıl aldırmayacağınızı adım gibi bilsem bile!

1. Artık bazı branşlarda kamu hastanelerinde uzman doktor bulmak imkânsız hale gelmiştir! Mesela dünya başkenti dediğimiz tarihin en önemli şehirlerinden biri olan İstanbul’umuzda, çok önemli bir hastanede, sadece bir cildiye uzmanı kalmıştır….

Kıssadan hisse: Demek ki eşek ölüsü gibi dev hastaneler yapmak sağlık hizmeti sunmakta yeterli değil. Hatta bu toplam getirisine bakıldığında geriletici bir unsurdur. Bu konuda üzerinde durmanız gereken nokta “ biz ne ettik de özel sektörü böyle palazlandırdık, cazip hale getirdik, Hekimleri kaptırdık!” olmalıdır. Bu konuda kamudan ayrılan doktorları sakın suçlamayın buna hakkınız yoktur!.

2. Doğu’da önemli bir Tıp Fakültesi hastanesinde 3 sene önce 40 civarında çocuk kliniği asistanı varken bugün sayıları sadece 4’e düşmüştür. Birkaç ay sonra bunlar da mezun olduğunda artık asistansız uzmanların hocaların hizmet verdiği devlet hastanesi konumuna geleceklerdir. Kapıda asılı olan tıp fakültesi çocuk kliniği tabelası ise asar-ı antika olacaktır.

Kıssadan hisse: Pratisyen hekimler artık uzmanlık alanlarını eskisine göre çok farklı ölçütler üzerinden tercih etmektedir. Bundan 20 sene önce en revaçta olan branşlar bugün en sonlara kalmıştır. Mesela Hacettepe tıp fakültesi çocuk bölümüne ihtisas sınavından 75 puan alanlar girebilirken bugün 55 puanla oraya girilebilmektedir. Bu bağlamda bu yıl çocuk asistanlığı için açılan Türkiye çapında 450-500 civarındaki kadronun (tam sayıyı bilmiyorum!) ancak 239 ‘u doldurulabilmiştir. Yani kalite bir yana sayısal anlamda da vahim bir durum söz konusudur; Çocuk sağlığında gelecek felakettir.

Sanırım yazıyı uzatmaya gerek yoktur. Derdi olana(!) bunlar yeter çünkü!

Son söz: Vatan haini değil insan-millet-devlet sevdalısı olarak söylüyorum ki ülkemizde sağlık işlerinin hızla gittiği adres “battı /batıyor olmaktadır diyerek makalesini noktalayan Şaban Şimşek kardeşimizi devletinin ve devletinin asıl sahibi milletinin sağlığını düşünerek elini kolunu değil, gövdesini taşın altına koyduğu için canı gönülden kutladığımı sadece ülkeme, Ünye’me değil, tüm dünyaya ve insanlarına haykırıyorum diyor, saygılar sunuyorum.